Arılar; görevlerindeki disiplin ve aralarındaki iş bölümü ile insanlar için güzel bir örnektir. Örnek alınmayışı da çok düşündürücüdür.
Çeşitleri; bal arıları, ana arı, erkek arı, işçi arılar.
(Kraliçe) Ana arı; kovanda bir tane bulunur. Yumurtlayarak üremeyi sağlar.
Erkek arı; bal yapmaz, ana arı ile eşleşmeye yararlar. Bir kovanda yaklaşık 300 adet civarında bulunur. Hazır yiyicidir. İğneleri yoktur, sokamazlar.
İşçi arılar; kovan içinde temizlik yaparlar, bal üretirler, polen getirirler, yumurtaları sütleri ile beslerler. İşçi arıların iş bölümü; yeni çıkan arılar kovan içinde hizmet görür. Keşif kolu görevlerini yapanlar, kovanın önünde nöbet görevi olanlar tarlacı olan arılar poleni alıp getirirler. 5 kilometre uzaklığa gider. Sayıları çoktur.
Arı ailesi birbirine çok bağlıdır. Yabancı bir arıyı kovanlarına sokmazlar. Arılar saldıkları kokularıyla birbirini tanırlar.
Arı kovandan dışarı çıkarken kovanını karıştırmamak için kovana geri döner, işaretlerine bakar ona göre kovanını belirler.
Arı balı; çiçeklerin özünden, bitkilerin yapraklarından, çam ağaçlarına böceklerin bıraktığı şıralardan, kestane ağaçlarından alırlar.
Nahl Suresi 68-69 Ayetler: Ve rabbim bal arısına şöyle ilham etti “Dağlardan, ağaçlardan ve insanların kurdukları çardaklardan kendine yuvalar edin” / “Sonra her türlü besleyici ürünlerden ye; rabb’inin koyduğu kanunlara boyun eğerek çizdiği yollardan git” onların karınlarından, farklı renk ve çeşitlerde şerbet (Kıvamında bir sıvı) çıkar ki onda insanlara şifa vardır. İşte bundan da düşünen bir topluluk için açık delil bulunmaktadır.”
İnsanlar bu sistemden neden örnek almazlar. Birbirinin görevine karışırlar. Ehli olmadıkları işleri yapmaya kalkarlar. Koltuk ve makamlar için atmadıkları takla çeşidi bırakmazlar.
Yalana, talana, üç maaşa mecbur edilip havuzlarına para aktarırlar.
Bak arıların hepsinin görevi ayrı ne zaman neyi yapacakları bilinir.
Bir de beni koyunların kuzuların emzirme zamanı çok düşündürür. Yüzlerce kuzu o karmaşa içinde analarını bulur ve karınlarını doyururlar. “Terazi var, tartı var, her şeyin bir vakti var.”
Bir depremde, sel felaketinde, yangınlarda neden düzenli çalışamayız? Bir kişinin talimatı günlerce beklenir. Büyük zayiatlar verilir.
Hayvanlar kadar da mı aklımız yok? Veya niçin doğru yolda kullanmayız akıllarımızı...
“İnsanlar için en ideal düzen, onların mutlu olduğu düzendir.” “Mal cimride, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa düzen bozuktur.”