“Adaletin olmadığı yer vatan değildir.” Ülkemizin geleceği olan çocuklarımız üzerinde öyle adaletsizlikler oynanıyor ki hepsi yurt dışında yaşamak istiyor. Öğrencilerimizi eğitimden değil okuldan soğuttuk. Önceleri çocuklar okul bitmesin derlerdi, şimdi bitse de kurtulsak diyorlar. Sınav odaklı eğitimde 100 öğrenciden 15.20'si sevinirken geri kalan kazanamayanlar değersizleştirildi. Saat uygulamaları çocukları canından bezdirdi. Sabah-akşam karanlığında uykusuzluk, aldıkları diplomaların işe yaramayışı, okuduklarına pişman ettik. İşe giremediler, istedikleri meslekte çalışamadılar. Test çözmekten hayal kuramadılar. Paylaşmayı, sevgiyi, konuşmayı unuttular. “Bir toplum at yarışı ve futboldan başka bir şey düşünmüyorsa o topluma başkan olmayı tercih etmem.” İnsanlar ağlayarak doğarlar. Bu sistemde ağlamalar, yakınmalar hiç bitmedi. Aptal doğmadıklarını bildikleri halde bu eğitim modelleriyle aptal oluyorlar. Sınavlar mülakat sinirlerini bozdu. İş bulamıyor, evlenemiyor, istediği mesleği seçemiyor, gülüp, eğlenemiyorlar. AKP'nin Milli Eğitim Bakanları hepsi öncekinin yaptığını bozdu. Laik eğitimi, karma eğitimi bitirdiler. Milli eğitim Bakanlığı'nı Dini Eğitim Bakanlığı'na çevirdiler.  1- ERKAN MUMCU 4 aylık görev süresince 1300 Atatürkçü üst düzey yöneticiyi görevden aldı. 2-HÜSEYİN ÇELİK’le dini eğitimin temellerini attı.  3-NİMET ÇUBUKÇU Anadolu liselerini bitirdi.  4-ÖMER DİNÇER 4+4+4 sistemine geçti. Kur'an kurslarını denetlemeyi MEB aldı. 5-NABİ AVCI öğrenci andını kaldırdı. 6-İSMET YILMAZ Türkiye maarif Vakfı'nı kurdu. İ.H.L orta kısmını açtı. Sözleşmeli öğretmenlik modelini getirdi.  7-ZİYA SELÇUK andımızın okullarda okutulsun Danıştay kararına karşı çıktı. Suriye'de 825 okul açtı. TÜGVA ile sözleşmeleri imzaladı. Okulları tarikatlara açtı. 8-MAHMUT ÖZER okullarda ücretli, kadrolu, sözleşmeli diye odaları böldü. 9-YUSUF TEKİN köylerde 32 bin 401 okul ve 3.2 milyon öğrenci vardı. Gölge bakanlığında 19 bin 275 köy okulunu kapattı. Köylerde okul sayısı 13 bine, öğrenci sayısı 540 bine düştü. Karma eğitimi tartışmaya açtı. Tarikatlarla STK diyerek sözleşmeleri imzaladı.“Türkiye YüzyılI Maarif Modelini” getirdi. ÇEDES uygulaması ile çocuklara cami-mezarlık temizletti. Kabe maketleri- tabutlar ile imam-vaiz- müezzinin sınıflara girmesine yol açtı. Her okula mescit yapıldı. Kıyafet yönetmeliği uygulanmadı. PİSA Türkiye öğrencilerinin (35 milyon) sınıflara aç girdiğini raporladı. Belediyelerin yardımlarına mani oldu, temizlik elemanı veremedi. Belediyelerin açtığı kreş ve anaokullarının kapatmak istedi. Açık öğretime geçişi kolaylaştırıp bir milyondan fazla çocuğu medreselere ve okul dışına attı. Aklın eğitilmesinden ziyade ezber eğitim benimsendi. Çocuklar kendi yeteneklerinin bilincine varamadı. “EN ÇOK HÜRRİYET NEREDEYSE EN ÇOK EĞİTİM ORADADIR”  dünya eğitimle değişir. “EĞİTİM YOKSULLAR İÇİN BİR SERMAYE, ZENGİNLER İÇİN DE BİR FAİZDİR.”