Bir ülkenin yıkılması Milli Eğitim'de yapılan yanlışlıklarla beraber gelir.  Önce 4+4+4 sistemi getirildi. Bir çok çocuk okul dışı kaldı. Açık Öğretim okulları ile okullar boşaltıldı. Dışarıdan sınavlarla diplomalar verildi. 7-8 zayıfı olan örgün öğretim öğrencileri sınıf tekrarı yapılmadan geçirildiği. Taşımalı eğitim ile çocuklar köylerinden alınarak başka okullara taşındı. Eğitim-Öğretim kalitesi düştü. Köy okulları kapatıldı. Okullar ahır, depo vb. amaçlarla kullanıldı. Çoğu harap-virane olup yıkıldı. Müfredat programları değiştirildi. Okul öncesi, ilkokul, ortaöğretimlerde din eğitimi dersleri artırıldı. Fen bilimleri, İngilizce vb. ders sayıları azaltıldı. Her okula mescid açıldı. Milli Eğitim Bakanı Cemaat ve Tarikatları (STK) Sivil Toplum Kuruluşları olarak adlandırdı ve anlaşmalar imzaladı. Devlet okullarında eğitim dinselleştirildi. Karma eğitimden vazgeçilmeye başlandı. (ÇEDES) değerler eğitimi yaygınlaştı. Laik Eğitim yerine Medrese Eğitimi yapılmaya başlandı. 4-6 yaş çocukları kendi temizliklerini yapamazken HAFIZ EĞİTİMİNE tabi tutuldu. Geleceğimiz bu yapılanlarla çalındı. Bilinçli insan yerine inançlı insan, soran-sorgulayan-düşünen yerine sormayan-sorgulamayan biat-itaat eden insan yetiştirildi.  “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” ile öğretim birliğine dayanan laik, bilimsel eğitim anlayışını dinselleşme ve özelleştirme eğitimine bıraktı. Özel okul sayıları artırılarak parasız eğitimden, paralı eğitime geçildi. İsviçreli Johann Heinrich Pestalozz: “Eğitim sevgidir, iyi örnek olmaktır; başka bir şey değildir.”  yerine kutuplaşma-ayrıştırma aldı.  Kılık kıyafet terk edilerek saçlı-sakallı-terlikli-fesli-türbanlı derslere girildi, resmi törenlere katılındı. (MESEM)  Mesleki Eğitim Merkezi eski adı ÇIRAKLIK EĞİTİMİ ile 4 gün iş yerinde bir gün okulda karın tokluğuna zorunlu eğitime tabi tutuldu. Manevi Danışman adıyla pedagojik yeterliliği olmadan okullara imam ve din görevlileri gönderildi. Eski Milli Savunma Bakanı “Eğitimin amacı; Bir Allah korkusu iki kuldan utanma.” dedi.  Anayasanın 42.  Maddesi “Eğitim ve Öğretim Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda çağdaş bilim ve esaslarına göre devletin denetim ve gözetimi altında yapılır.” 1739 sayılı M.E Temel Kanunu 2.  maddesi Eğitimin “Hür ve bilimsel” yapılmasını öngörür.  Milli Eğitim Yasasına, Çocuk Hakları Sözleşmesine aykırı yapılan bu uygulamalar ülkemizin geleceğini engellemektedir.  “ZAMAN DİSİPLİNİNİN OLMADIĞI BİR YERDE KURALLARDAN BAHSEDİLEMEZ.” Bayram, ders, mesai saatlerine uyulmazsa verim, başarı düşük olur.  Biz sorgulamayı, eleştiriyi, bilinenden kuşku duymayı, araştırmayı, denemeyi, kanıtlamayı, özgür düşünmeyi eğitim-öğretimde önde tutarız. Eğitim öğretmenlerin, velilerin, eğitim sendikalarının, siyasilerin, aydınların, sanatçıların önceliği olmalıdır. Cemaat ve tarikatlar bu işten ellerini çekmelidir. “ EĞİTİMDEN MAHRUM KALAN İNSANLAR ÖLENE KADAR ŞAHSİYETSİZ KALIRLAR.”