Bir hareket doğru yerde ve doğru zamanda yapıldığı zaman değer kazanır. Herkes her şey kendi çevresinde değerlidir. Yıllardır Milli Eğitim mezra ve köy okullarını belli noktalardaki daha büyük okullarla birleştirmek için TAŞIMALI EĞİTİM UYGULAMASINA 1990-1991 yılında başlandı. Daha önce 1989 yılında pilot bölge seçilen Kırıkkale ve Kocaeli'nin bazı ilçelerinde ikinci dönem başlamıştı. 8 yıllık kesintisiz eğitimde bitirilmiştir. Öğrenciler; Nüfusun az olması, deprem bölgesinde,  2 kilometreden az, uzak yerleşim yerlerinden- 4+4+4 sistemi 2012 yılında uygulamaya başlayınca- YİBO (Yatılı Bölge Okulları) öğrenciler taşınmaya başlanmıştır. Taşıma için araçlara her yıl milyonlarca TL ödenmiş, öğrenciler sabah karanlığında, uykusuz, karda-kışta, karınları yarı aç yarı tok yataklarından alınarak taşıma merkezlerine okul servisleri ile taşınmıştır. İnsana sıkıntı anlar yaşatan bu olumsuz işler 4 yıl ilkokul, 4 yıl ortaokul 8 yıl bu çile çektirilmiş, daha sonra liseyi kazanan öğrenciler bu kervana katılırken okullarına gidemeyen ve terk etmek zorunda kalan kız öğrenciler olmuş. EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ yaratılamamıştır. Yani TAŞIMA SU İLE DEĞİRMEN DÖNMEMİŞTİR. Kızlar küçük yaşta evlendirilmiş. Bu öğretim yılında ise belli mesafenin altında kalan çocuklar TASARRUF için taşınmayarak TEMEL İNSAN HAKKI OLAN eğitimden mahrum bırakılmışlardır. TÜRKİYE YÜZYILI MAARİF MODELİ ile söylemleri güzel ama uygulamaları uykular kaçırmıştır. ÇEDES uygulaması öğrencilerin çoğunu okuldan bezdirmiş İmam-Hafız gibi eğitimle ilgisi olmayan kişiler okullara girmiş. Şimdi de ÜLKÜ OCAKLARI ile sözleşmeler imzalanarak eğitime dahil edilmiştir. Cemaat ve Tarikatlarla imzalanan sözleşmeler Ülkü Ocakları ile devam etmektedir. Şunu söylemek istiyorum MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI bu işleri yapamıyorsa kapatılsın mı isteniyor? Diyanet ve Gençlik Spor Bakanlığı'na mı EĞİTİM VE OKULLAR devredilmek isteniyor? Ülkenin beka sorunu EĞİTİMSİZLİKTİR. Geleceğimizin güvencesi çocuklarımıza EĞİTİMLE insan olduklarının farkına vardıramıyorsak, öğrenmeyi, öğretmeyi, paylaşmayı, merhameti, doğruluğu, adaleti yaşamlarına geçiremiyor, bunları davranış haline getiremiyorsak vay halimize… Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Yaşam Projesi ile öğrencilerin hayatlarını bilinçli, verimli ve planlı bir şekilde sürdürmeleri için gerekli temel beceriler kazandırılacakmış. Hani? Her şey arap saçına döndü, işler içinden çıkılmaz hale getirildi. Kapanan köy okulları yıkılıyor, ahır yapılıyor, buralarda koşan, gülen, eğitilen öğrenciler taşınıyor ama eğitim koşulları yerine getirilemiyor. Bu okullar yeniden açılmalıdır. Meslek Liseleri, Yatılı Bölge Okulları, Köy Enstitüleri Modelleri uygulaması için TAŞIMALI EĞİTİME harcanan paralarla okullar yapılmalıdır. “BİR ÜLKENİN GELECEĞİ O ÜLKE İNSANLARININ GÖRECEĞİ EĞİTİME BAĞLIDIR.” A. Einstein