Türkiye’de 2002 öncesi 68’i devlet ve 25’i vakıf toplam 93 üniversite vardı. AKP iktidarı her ile apartman üniversiteleri açınca devlet üniversitesi sayısı %92, vakıf üniversitesi sayısı %212 arttı. Yani toplam 209 üniversite açıldı. 2025 Üniversite sınavlarına toplam 2 milyon 600 bin öğrenci girdi. Bir milyon dört yüz bini tercih yaptı. Bunların 785 bini üniversitelere yerleşti. Liseyi bu yıl bitiren 812 bin adaydan 577 bini hiç tercih yapmadı. Bir milyondan fazla öğrenci açıkta kaldı. Yani yüzbinlerce genç gelecek kaygısıyla açıkta kaldı. 25 bin, 30 binlerdeki çocuklar bile yerleşemedi. YÖK’e şikayetler başladı. Nedenleri araştırıldı. AKP’den önce 18 bin olan yabancı öğrenci sayısı şimdi 360 bine çıkarıldı. Bu sayı 2028’e kadar bir milyona çıkarılacağı açıklandı. Yabancı öğrenciler ülkemizde okurken, öz evlatlarımız yüksek puan almalarına rağmen açıkta kaldı. Türkiye üniversitelerinde 360 bini yabancı 6 milyon 835 bin öğrenci var. Ülkelere göre 70 bin Suriyeli, 34 bin Azerbaycanlı, 23 bin İranlı, 18 bin Türkmenistanlı, 16 bin Iraklı, Butan, Benin, Togo, Tanzanya, Uganda, Kamerun, Nijerya, Gana, Ganbiya, Cibati vb. ülkelerden öğrenciler var. En çok yabancı öğrenci Karabük’te. 12 bin öğrenci var. Yabancı öğrenciler YÖS sınavına giriyor. Basit sorularla tıp, hukuk, ilahiyat, mühendislik, işletme, diş hekimliği, eğitim fakültelerinde ucuz paralarla okuyup diplomalarını alıyorlar.  Türklerin girdiği YKS ile yabancıların girdiği YÖS arasında dağlar kadar fark var. YKS soruları zor, onların ki daha basit. Vakıf üniversitelerinin çoğu iktidara yakın isimlerin. Bu yıl vakıf üniversitelerin kontenjanları arttırıldı. Devlet üniversitelerinin azaltıldı. Vakıf üniversitelerine para yetiştirmek bu maaşlarla mümkün görünmüyor. Türk öğrenciler ABD ve AB ülkelerine gidiyor. Yabancı öğrencilere Türkiye üniversiteleri beleş. Örnek : Tıp 200 bin, Diş Hekimliği 140 bin, Mühendislik 40 bin, İşletme 76 bin, iktisat-Eğitim fakültesi 32 bin TL’dir. Bizim en başarılı bildiğimiz Fen Liseleri mezunlarının yarısı istediği üniversitelere giremedi. 779 bölümü hiçbir öğrenci tercih etmedi. Okul birincilerinin bile puanları yeterli olmadı. 100 binlik sıralama içinde yer aldıkları halde %20’si tercihte neden bulunmadı? Eğitimde yanlışları sürekli yazmamıza rağmen farklı bakış açıları yüzünden kimi başarı, kimi başarısız buluyor. Başarılı olsaydı çocuklar üniversite kapılarına yığılmazdı. Artık eğitim anaokulundan başlayarak üniversiteye kadar gözden geçirelim. Kabahati öğrencilere yıkmakta hiçbir yarar yok. Açıkta kalan öğrenciler ya yanlış tercih yaptıkları için ya da hiç tercih yapmadıkları için açıkta kalmış. Şapkayı önümüze koyalım. Önce kendi çocuklarımıza, sonra yabancı öğrencilere kapıları açıp, gereksiz fakülteleri kapatalım.