Bu zafer ile Türk Silahlı Kuvvetleri Mustafa Kemal Atatürk liderliğinde Dumlupınar Muharebesi'ni Yunan işgalcilere karşı kazanarak TÜRK MİLLETİNİN BAĞIMSIZLIK VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNDE KARARLI olduğunu tüm dünyaya göstermiştir.    30 Ağustos 1922 Zaferi Kurtuluş ve kuruluş adımlarıdır. CUMHURİYETİN KURULUŞ YOLLARININ kaldırım taşlarının döşenmesidir. Kanun devleti olma, çağdaş devlet, devlet kurumlarının devletin kuruluş ilkelerini özümsemesi, anayasaya bağlı, liyakatlı, dürüst kişiler tarafından ülkenin yönetilmesi ve denetlenmesine zemin hazırlamıştır. Yurttaşlık bilinci, bireylerin her türlü hak ve ihtiyaçlarını evrensel hukuk, iç hukuk düzeni ile karşılamaları sağlanmıştır.  Çağdaş devlet kurularak yurttaşların hak arama özgürlükleri, insan onuru ile yaşama, sağlıklı yaşam koşullarına ulaşma, düşünme, sorgulama, özgüvenlerini geliştirme, eğitim sistemlerini dünya koşullarına yani ADALET-EKONOMİ-SAĞLIK-EĞİTİM konularını geliştirerek ülkemize birçok yeniliklerin gelmesinde zaferlerimizin önemi büyüktür. ZAFER “Zafer benimdir”.  diyebilenindir. Başarı ise “BAŞARACAĞIM.” diye başlayarak sonunda “BAŞARDIM.” diyebilenindir. Egemenlik verilmez alınır. Türk milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı var olmalarının yegane koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır.  Atatürk bu millete düşmanların “Geldikleri gibi giderler.” “Bu millete çok şey öğretebildim ama Uşak olmayı öğretemedim.” “ Türkiye Cumhuriyeti'nin ilelebet yaşayacağını,” “Ne mutlu Türküm diyene!” sözlerini kalplerine yazdırmıştır.  Mustafa Kemal Atatürk “Yurtta barış dünyada barış”  şiarıyla ülkeyi kurmuş, emperyalist devletlere başkaldırarak var olmuştur.  Cumhuriyetin kurucusu “Savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir.”  diyerek diplomatik girişimler, arabuluculuk,  tahkim başta olmak üzere barışçıl yollarla, olmadı ekonomik ambargo gibi yaptırımlar denenerek savaşların yapılmamasını istemiştir. Yavuz Sultan Selim “Cesaret insanı zafere, kararsızlık tehlikeye, korkaklık ise ölüme götürür.” diyerek ülke ve insanını korumak için kararlı olunmasını istemiştir. İşte Atatürk zaruri olan savaşları kazandıktan sonra çağdaş, ilerici, laik bir ulus devleti kurmak için siyasal-ekonomik ve kültürel alanlarda sekülarist ( Dünyevi, dünyanın nesnel halinin göz önünde tutulması) ve milliyetçi nitelikte yenilikler gerçekleştirdi.  Yabancılara tanınan ekonomik ayrıcalıkları kaldırdı, onlara ait üretim araçlarını ve demiryollarını millileştirdi.  Bilimsel eğitimi esas aldı,  ilköğretim ücretsiz ve zorunlu hale getirildi, köylülerin sırtına yüklenen ağır vergiler kaldırıldı, kadınlara bir çok haklar verildi. Türk Hava Yolları, Maden Teknik Arama md. Sümerbank, Etibank, Türk Dil Kurumu, Fabrikalar kurdurdu.  Şimdi bunların tam tersi yapılıyor. Bütün kurumlar yabancılara satılıyor. 100 yıllık Türkiye Cumhuriyeti geriliyor. İnsanları mutsuz yaşıyor. Her yerde savaş çığlıkları atılıyor, Suriyeli, Iraklı, Afganlı sayısı gün geçtikçe artıyor. Düzen bozuluyor. Gelecekte savaşların olmaması, Atatürk'ün sözlerinin dikkate alınmasını, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın iyi değerlendirilmesini diliyorum. 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI KUTLU OLSUN.