Samsun Süper Amatör Büyükler Ligi'nde 2024-2025 futbol sezonu 2.yarı karsılaşmaları öncesinde taraftarlarımıza çağrımız aman dikkatli olalım diyoruz.
İlçemizi temsil eden Vezirköprü Belediye Spor futbol takımı, sezona girilirken bir çok transfer yapmış ve bir üst lig olan Bal ligini hedeflemişti. Yapılan hazırlıklar bu doğrultuda giderken, sezon başı Vezirköprü İlçe stadı'nda ki bakım ve yenileme çalışmaları dolayısıyla, kendi sahasında oynayacağı karşılaşmalarını deplasmanda oynamak zorunda kaldı. Saha zeminin yenilemesinde sona gelinmiş durumda. Geçen hafta FIFA yetkilileri gelerek sahayı kontrol edip raporunu FIFA'nın merkezine gönderdiler. Buradan gelecek onay ile artık ligin 2.yarı karsılaşmalarını da büyük ölçüde kendi saha ve seyircisi önünde oynayabilecek. İşte bu noktada taraftarlarımıza büyük görevler düşüyor. Öncelikle nasıl ki ilk yarının tüm maçlarında deplasmanlara giderek takımını yalnız bıakmayarak destek olmuşsa, bundan sonraki karşılaşmalarda da yalnız bırakmayacağından kuşkumuz yok. Şimdi sahamızda oynayacağımız bu karşılaşmalarda, centilmence tezahuratlar yaparak misafir takımları en iyi şekilde ağırlamamız gerekiyor. Unutmayalım ki burada yapacağımız taşkınlık ve centilmenlik dışı hareketler takımımıza yansıyacaktır. Oynanacak maç süresince sürekli tezahuratlarla takımı motive edip, istediğimiz sonuçları almamız oyuncularımız ve taraftarlarımızın elinde olacağını unutmayalım. Zorlu karşılaşmalar bizleri bekliyor olacak. Spor ahlakı çerçevesinde her birimizin çok dikkatli olması gerekiyor. Kulüp yönetiminden teknik heyete ve tüm spor severlerin bu konularda hassasiyeti elden bırakmaması gerekir diye düşünüyorum.
Spor'un içerisinde olan genç kardeşlerimize her daim örnek olmayız. Ülke genelinde spor karşılaşmalarında zaman zaman yaşanan tribün olayları gündeme geldiğini görmek bizleri üzüyor olsa da önüne geçmemiz gerekiyor. Genç sporcular yetiştirirken onlara önemli olanın kazanmak değil, adil bir yarış ile kazanmak olduğunu öğretmeliyiz. Sportif ahlakın yalnızca geleneksel bir ezber değil, erdemli davranışın karşılığı olduğunu fark ettirmeliyiz. Sportif yaşamda başarılı olan isimlerin bilinen hikayelerini onlarda paylaşmalı ve ünlü sporcu yaşamlarını onlara örnek göstermeliyiz. Sporda her başarının seni bir adım ileri taşıyacağını, alınan yenilgilerden edinilen derslerin ise yürünen yolun önündeki engelleri kaldıracağını öğretmeliyiz. Spor yaşamında başarılara kadar başarısızlıklara da kıymet vermenin değerini genç sporculara anlatmalıyız. Spora, rakibe, hakeme, takıma, kendine saygı duymayı bir öğretiden daha fazlası haline getirmeli, onlara perspektif kazandırmalıyız. Sporculara spor için gerekli imkanları sağlamalı, onlara mümkün olduğunca konforlu bir sportif yaşam hazırladıktan sonra girdikleri her mücadelenin, alınan her sonucun, elinden geleni yaptıklarında, onlar için mutluluk verici olması gerektiğini öğretmeliyiz.
Karşılaşmalarda mağlup durumda olabiliriz. Ancak her karşılaşmanın zaman süreci içerisinde oynanan bir mücadele olduğunu ve hakemin bitiş düdüğünü çalmasına kadar asla mücadeleyi bırakmamamız gerektiğini unutmamalıyız. Biz taraftarların da aynı şekilde sahada mücadele eden gençlerimizi tezahuratları ile motive etmek için hiç susmamalıyız. Yapılacak tezahuratların ahlaki değerler içerisinde olmasına da çok dikkat etmeliyiz. Aksi halde kazanımlar yerine neler kaybettiğimizi ve pişmanlıklarımızı konuşuyor oluruz.
Sözün özü tüm Vezirköprü'lü spor severlere buradan çağrım o dur ki, ilçemizde oynanacak karşılaşmalar da bize yakışanı yapmayı prensip edinelim ve ona göre takıma sahip çıkalım. Yoksa ortada ne şampiyonluk ne de hedef olur.
Kalın sağlıcakla.