Manevi atmosferi güçlü, yardımlaşma ve paylaşma duygularının yaşandığı bir Ramazan Bayramını daha geride bıraktık.
Bayramlar, duyguların yoğunlaştığı, sevinç, neşe ve coşkunun buluştuğu, insanlar arasındaki karşılıklı sevgi ve saygının perçinleştiği, insanların birbirleriyle olan dargınlıklarını unuttukları, barıştıkları, kardeşçe kucaklaştıkları çok özel günlerdir.
Vezirköprü’de gazetecilik mesleğine başladığım günden bu güne, büyük bir mazeretim olmadığı sürece, Kaymakamlığın düzenlediği ilçe protokolü bayramlaşmalarına hep katılmışımdır.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan Bayramı Kaymakamlık protokol bayramlaşmasına katıldık.
Gerek milli, gerekse dini bayramlara ilgi, alaka ve katılım ; yaşadığınız ilçenin birlik ve beraberliğini görebilmek, fikir yürütmeniz için en iyi arenalardır.
Birlik ve beraberliğin sağlanmasında ilçenin atanmış kaymakamı ve seçilmiş belediye başkanının kendi ve toplum ile barışıklığı doğru orantılıdır.
Hemen hemen eksiksiz iktidar ve muhalefet partilerinin ilçe başkanları, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının başkanları, belediye meclis üyeleri, muhtarlar, ilçe dışında Vezirköprü’yü temsil eden sivil toplum kuruluşlarının başkanları, ilçe dışında görev yapan bürokrat hemşerilerimizin ve vatandaşlarımızın yoğun katılımı ilçenin geleceğine yönelik umut veriyor.
Geçmiş dönemde Vezirköprü , toplumun büyük bir kesimleriyle, kurum müdürleriyle, hatta personeliyle şoförü ile dargın belediye başkanı gördü.
Bayramda ilçede yaşanan birlik , beraberlik ve tek vücut olma hali, ilçenin sorunlarının çözümünde de aynı duyarlılık gösterilebilindiğinde çözülemeyecek hiçbir sorunun olmaya-cağını düşünüyorum.
Artık Vezirköprü’nün üzümün çöpüne, armudun sapına bahaneler üretecek bahaneleri geride bırakmak zorundayız.
Vezirköprü’de atanmış ve seçilmişleri dinleyince önümüz dönemin ilçede gözle görülür ciddi gelişmelerin olacağına yönelik umutlar yeşeriyor.
Vezirköprü’de geçmişten gelen kronik hastalığımız olan, asgari müştereklerde buluşamamamızın faturasını hep birlikte ağır bir şekilde ödedik.
Dün gitti ! Bu güne ve yarınlar için sorumluğu ve yükümlülüğü olan bütün herkes taşın altına elini değil gövdesine koymak zorunda.
Son yılların en kalabalık bayramlaşma programını geride bıraktık, gelecek bayramlarda yoğunluğun daha da artırılmasını umut ediyorum.
En kötü gününüz bayram günleri gibi olmasını, bayramın ilçemize, ilimize, ülkemize, bölgemize, coğrafyamıza ve dünya insanlığına sağlık, huzur, mutluluk ve barış getirip göz yaşı ve kan akmasının son bulmasını temenni ediyorum.