Hastalıkların tedavi süresince ilaçlar kadar etkili olanı; nelerin yenilip, yenilmeyeceği, nelerin içilip, içilmeyeceği hususudur.

Taburcu olacak hasta yakınları çıkış işlemlerini tamamlarken, bundan sonraki süreci, dikkat edilecek konuları doktorları ile görüşür, bilgi alırlar, en sonunda da, ‘Peki doktor bey, hastamız ne yesin, ne yemesin?’ diye sorarlar. Doktor da tarif eder; şunu yesin hunu yemesin. Bunu içsin, bunu içmesin’ der. Bu durum sonraki hasta kontrollerinde de devam eder. 

Ya sonra? Hastalık iyice ilerler. Ne ilaç ne de başka bir şey işe yaramaz olur. 

Hasta yakınları yine doktora sorarlar; ‘Hastamız ne yesin ne yemesin doktor bey.’ Doktorun verdiği cevap çok nettir: ‘Bırakın bu saatten sonra ne yerse yesin...’

İşte, Türkiye ekonomisinde gelinen nokta da yapılan açıklamaların özeti: “Doktor ne yerse yesin dedi.” olmuştur.

Ayarını bozduğunuz kantar gün gelir sizi de tartar.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoglu’nun Yargıtay tarafından onaylanan hapis cezası bir iktidar değişimi sonrasında emsal bir karar olarak karşımıza çıkacak. Barış ve çözüm süreci sırasında atılan twitler, Fetö’nün terör örgütü sayılmadığı günlerde atılan twitler yüzünden bir çok kişi aynı durumla karşı karşıya kalabilecekler.

Yapılacak genel seçimlerde rakibinin gücünü kırmak maksadı ile alınan bu siyasi kararın yanlışlığını önümüzdeki günlerde hep beraber göreceğiz.