Hiç düşündünüz mü? Vezirköprü neden geri kalmış ilçeler içinde, neden sürekli göç veriyor? Devletin hizmetlerinden diğer ilçeler kadar neden yararlanamıyor?

İlçemizin suçu organize olamama, küçük çıkarlar peşinde koşma, seçilenlerin sadece koltuklarını koruma uğraşı dışında ilçe sorunlarına hakim olamayışları, proje hazırlayıp Ankara’ya bu dosyaları Belediye Başkanı ve iktidarın ilçe başkanı ile beraber taşıyamamaları. Çünkü birbirlerini bile çekemiyorlar.

Halk 18 yıldır bunlara oy vererek suç mu işlediler ki bu taht’a çıkardıkları kişiler ilçesine ceza kesecek hiç bir hizmetten yararlandırmıyorlar.

Suç; Törelere ve ahlak kurallarına aykırı davranış ya da bir toplumda haksız sayılıp yazılı - yazısız kurallarla yasaklanan ve yaptırıma bağlanan eylemlerdir. Bu eylemlerin kanun koyucu tarafından suç sayılarak ceza verilmesi. Vezirköprü halkı doğru çizgiden ayrılarak, doğru yoldan saparak dürüstlükten, haklılıktan ayrıldı mı ki cezalandırılıyor.

“İyi yönetilen bir devlette cezalar azdır. Bunun nedeni bağışlamaların çokluğu değil suçluların azlığıdır.” Öfkeli insan düşünceyi bile suç sayar. Belediye başkanı ilçesi hakkında düşünen, görüş bildiren, eleştiren kişileri hiç sevmez. Onları mahkemelere verir. Öfkesini ceza verdirebilirse öyle dindirebiliyor. Hizmette değil, cezada yarışıyor.

“En büyük suç, hak edilmeyen suçluluğu kabul etmektir.” Biz bu suçluluğu kabul etmeyeceğiz. Bildiğimiz doğruları her yerde dillendireceğiz. “Gizliliğin olduğu her yerde suç ve tehlike vardır.” Yapılanlar halkla paylaşılmadıkça, doğru bilgilendirme yapılmadıkça kendilerinin suç işlediklerinin farkında bile olmuyorlar.

Eğer kendilerini başarılı sayıp belediye başkanı üçüncü, AKP İlçe Başkanı ikinci kez koltuklarını koruyorsa ilçelerine kazandırdıkları eserlerle komşu ilçelerin hükümetten yararlanarak aldıkları hizmetlere bakmaları yeterli olur. Bunların başarısı hükümetlerine problem iletmeden, hiçbir şey istemeyerek, onları rahatsız etmemelerinden kaynaklanıyor.

Sayın Mehmet Kurt 15 yılda biten bir hastane ile mi, ihalesinin yapıldığını ilan ettiğin ama bir türlü başlanmayan Havza - Vezirköprü - Durağan yolu ile mi, başlanmış bitirilemeyen Kunduz Kamp Eğitim Merkezi ile mi övünüyorsun. İlçemizin yeni üretim merkezlerine ihtiyacı yok mu? Sen CHP İlçe Başkanına yayın yoluyla cevap yetiştireceğine, hizmetlerinle cevap ver. Köprümüze getirilen sudaki işbirliğini örnek al. Daha ilçemize bir Milli Eğitim Müdürü, eksik öğretmen, doktor atamasını, Tarım ve Orman Müdürlüğünün yıkılan binasını yaptıramadın. Kendi belediye başkanınla anlaşamıyorsun. Siz tahtınızı koruyorsunuz cezalandırılan Vezirköprü oluyor. Suçu size yüzde 80 oy veren Vezirköprü halkı işliyor. Onlar da yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onurlarına karşı üzüntü, sıkıntı, acı verici cezalara maruz kalıyorlar. Korku ile yönetim olmaz. “Korku suçu, suç cezayı doğurur.” Ceza ise insanları eğitmez, sindirir, evcilleştirir.

“Adaleti çiğneyen devlet adamlarını cezalandırmayan milletler çökmek zorundadır.” İlçemizde sizleri cezalandırmadığı için kendi yoksullaşıyor, mutsuz oluyor, ilerleyip kalkınamıyor. Yaptığımızdan pişman olmazsak cezası ağır oluyor. ‘Akılsız başın cezasını ayaklar çekiyor.’ Sıkıntı ve huzursuzluk mutlaka bir günahın cezası, huzur ise bir ibadetin karşılığıdır.” 

Kötülüklerin en büyüğü haksızlıkların cezasız kalmasıdır. İlçeye kötülük edenlerin cezası da ilk seçimlerde kesilecek.